Arayın, Yeşil Hayatı Tarayın...

19/03/2010

İlk Ekolojik Başkent



Çevreci yatırımları ve ülke ekonomisine olan katkıları ile bilinen Stockholm, AB Komisyonu tarafından 2010 yılının ekolojik başkenti seçildi. Kültür başkenti ünvanından farklı olarak, ekolojik başkentlik ünvanı, hak ederek kazanılan bir başarı. Bu kategoride düşünülen ülkelerin atmosfere zararlı sera gazı salımlarını uyguladıkları yöntemler sayesinde ne miktarda azaltılmış oldukları en önemli ölçü olarak belirtilmiştir.

Ekolojik başkent seçimine katılan 30 civarı ülke arasında birinciliğe oynayan Stockholm, bu alanda gayet başarılı olduğundan dolayı dünyaya örnek gösteriliyor. Stockholm, 1990 yılından bu yana fosil enerji kaynaklarını bırakıp emin adımlarla yenilenebilir enerji kaynaklarına geçerek şehirdeki sera gazı salımını ülke ortalamasının yarısına düşürdü. Atmosfere saldıkları sera gazı miktarları kişi başına yılda ortalama 20 ton olan ABD ve Avustralya’ya kıyaslandığı zaman bu miktar Stockholm’de sadece 4 ton!

Elbette ki bu başarı kolay elde edilmedi. Çevre kirliliğinin insan hayatını ciddi şekilde tehdit ettiği gerçeğinin belirginleşmeye başladığı 1990’lı yıllarda insanlık, "sürdürülebilir yaşam" kavramı ile tanıştı. İngilizce “sustainable” sözcüğünden gelen “sürdürülebilirlik” anlayışı, bir kaynağı tüketmeden veya kalıcı zarar vermeden kullanmaktır. Sürdürülebilirlik, bugünü geleceğe bağlıyor ve sorumlu kılıyor. Bu kavram ile öne atılan tüm fikirlerin bize verdiği esas mesaj bugün bizim hayatımızın devamı için gereken kaynakları kullanış şeklimizin, bu kaynaklara gelecekte yaşamak için ihtiyaç duyacak nesillerin hayatta kalma şartlarını birebir etkilediği ve bu durumun gün geçtikçe daha da kritik bir seviyeye geldiğidir.

Hümanist politik gelenekleri ile bilinen ülkeler, sürdürülebilir yaşam için ne yapılması gerektiği üzerine fikir geliştirmeye ve bu doğrultuda önlemler almaya başladılar. İsveç bu ülkelerin başında gelenlerinden biri olarak, fosil enerji kaynaklarından vazgeçilip yenilenebilir enerji kaynaklarına geçilmesine karar verildi. Bu planın devamı olarak 2050 yılında da fosil enerji kaynakları tamamen bırakılacaktır. Ülke stratejisiyle paralel olarak yeni yerleşim projeleri de sürdürülebilir yaşam anlayışına göre biçimlenmiştir.

Stockholm’ün Hammarby Sjöstad semti bu anlayış temelinde inşa edildi. Eskiden bakımsız bir sanayi bölgesi olan bu semt, şimdi bütün dünyadan meraklıların ziyaret ettiği ekolojik bir alan. Bu mahallede ısınma ve aydınlanma için tamamen yenilenebilir enerji kaynakları kullanılmakla kalmayıp, atıklardan enerji elde edilecek şekilde gerekli altyapı kurulmuştur. Aynı zamanda, Hammarby Sjöstad’da yer altına tüm atıkların yeniden dönüşümünü sağlamak için kurulan altyapı sistemi sayesinde organik çöplerin, kağıt cinsi maddelerin ve dönüşüme elverişsiz çöplerin toplandığı bölümler oluşturulmuştur.

Bu bölgede kullanılan çöplerin toplandıkları kutuların farklı renkteki kapakları çöplerin baştan itibaren kolaylıkla kategorilere ayrılmasına yardımcı oluyor. Burada toplanan çöpler günde iki kez hava basıncı sistemiyle yeraltındaki boru sistemine boşaltılıyor. Bunların arasındaki organik atıklar gübre üretim merkezine gönderilirken, diğer çöpler de yakılarak imha ediliyor. Bu yakma aşamasında elde edilen enerji, merkezi ısıtma sisteminde kullanılıyor. Atık sıvılardan ise arıtma tesislerinde daha sonradan ocaklarda ve otobüslerde kullanılan biyogaz elde ediliyor.

Bu yatırımlar sayesinde sera gazı emisyonlarını büyük ölçüde azaltan Stockholm’u, 2011 yılı için ekolojik başkent ünvanını kazanan Hamburg takip ediyor. Çevreci yatırımlar alanında başarılı olan bu şehirler, tüm dünyaya örnek olacak kapasitedeki girişimleri sayesinde doğaya olan zararlarını azaltmak ve sürdürülebilir yaşama katkıda bulunmakla kalmıyor, aynı zamanda da ülke ekonomisine faydalı bir ortam sağlıyorlar.

Çise Ünlüer (21 Mart 2010)
ciseunluer@hotmail.com

1 comment:

  1. Umarım onlar böylelikle başı çekmiş olurlar da diğer ülkeler koşarak takip ederler...
    Dengemizi ve rotamızı nasıl şaşmışsak özümüze dönebilmek için strateji ve proje geliştirir duruma geldik.

    ReplyDelete